Muratbey Sıradışı Peynirler ile Sağlıklı Yaşam Buluşması
MURATBEY SIRADIŞI PEYNİRLER İLE SAĞLIKLI YAŞAM BULUŞMASI Grand Hyatt İstanbul Hotel ' de gerçekleşen Muratbey Sıradış...
http://mutfakvetatlar.blogspot.com/2016/11/muratbey-srads-peynirler-ile-saglkl.html
MURATBEY SIRADIŞI PEYNİRLER İLE SAĞLIKLI YAŞAM BULUŞMASI
Grand Hyatt İstanbul Hotel ' de gerçekleşen Muratbey Sıradışı Peynirler ve Sağlıklı Yaşam Buluşması inanılmaz keyifli, lezzetli ve eğitici geçti...
Muratbey tüm seçkin konuklarını özel hissettirmek için en ince detayına kadar özenle hazırlanmış...
ÜRÜNLER:
Naturena Üçgen - Naturena Parmak - Naturena Tel; Fessita, Fesdo, Herban,
Peyzen, Fido, Peresta, Sudo, Nado, Fesa, Pena. Naturena Küp; Pena, Fesa,
Herban, Nado. Naturena Krem; Misto, Fesito, Supremo. Naturena Dilimli; Peresta,
Herban, Sudo, Fesdo, Fessita. Naturena Fido. Taze Kaşar, Dilimli Taze Kaşar.
Yöreseller; Burgu Peynir, Anadolu Lezzetleri, Antep Peyniri, Çerkez Peyniri,
Dil Peyniri, Dilli Hellim Peyniri, Kaşkaval Peyniri, Lor Peyniri, Örgü Peyniri,
Tel Peyniri, Van Otlu Peyniri. Sürülebilirler; Muratbey Beyaz, Muratbey Labne,
Krem Peynir. Beyaz Peynirler; Koyun Peyniri, Sürmeli Beyaz Peynirler. Light;
Light Taze Kaşar. Tereyağı; Tereyağ, Trabzon Tipi Tereyağı. Geleneksel;
Muratbey Süzme Yoğurt. Açık Şarküteri; Burgu Peynir, Ezine Tipi Koyun Peyniri,
Lor Peyniri, Süzme Yoğurt, Beyaz Peynir Klasik, Krem Peynir, Tel Peyniri, Urfa
Peyniri, Tereyağı Dökme, Mozarella Peyniri, Köy Peyniri, Rende Mozarella
Peyniri, Dil Peyniri, Kaşkaval Peyniri, Beyaz Peynir Lux, Beyaz Peynir Ekstra,
Örgü Peyniri, Beyaz Peynir Ekonomik.
Muratbey Peynirleri' nin reklam videosu her zaman ki gibi sıcacık bir tanıtım...
Muratbey Peynirleri İletişim ve İş Geliştirme Direktörü Sayın Gülnur Uluğ Elbistanoğlu' nun konukseverliğinde ki etkinlikte, Muratbey Peynirleri hakkında geniş bir bilgiye sahip olduk...
Muratbey, araştırma şirketi ICERTIAS'ın 100 kategoride gerçekleştirdiği kalite araştırmasında Türkiye'nin 1 numaralı taze kaşar peyniri seçildiğini biliyor muydunuz?
Peynir markası Muratbey, taze kaşar kategorisinde "QUDAL - Kalitede 1 Numara" madalyasına layık görülmüş. Muratbey, bu ödülü dünyanın önde gelen araştırma şirketlerinden ICERTIAS'ın 100 kategoride gerçekleştirdiği “kalite" araştırması sonucunda kazanmış. QUDAL Madalyası dünyanın en saygın ve prestijli ödülleri arasında kabul ediliyor.
Muratbey, ‘Naturena’ ile İSO İnovasyon Ödülleri’nde finalist ödülünü alan tek gıda firması olmanın ötesinde “İş Sonuçları Dalında” verilen ödülü de almış…
Inovatif Peynir Üreticisi Muratbey Inovasyon Ödülü İle Başarilarini Taçlandırdı.
İSO 10. Sanayi Kongresi ve İnovasyon Sergisi Programı kapsamında İstanbul Kongre Merkezi'nde 14 Aralık 2011 Çarşamba akşamı gerçekleştirilen ödül töreninde, Naturena projesi ile “çoğu alanda olağanüstü gelişim trendleri, rekabet içinde kıyaslama ve karşılaştırma sonuçları mükemmel” bulunan Muratbey , finale kalan dev firmaların içinde İş Sonuçları dalında ödülü hakeden firma oldu...
Muratbey, aynı zamanda Sosyal Sorumluluk Projelerine ve kadınları destekleyen projelere yer veriyor
Tebrikler Muratbey Peynirleri...Muratbey, aynı zamanda Sosyal Sorumluluk Projelerine ve kadınları destekleyen projelere yer veriyor
Kahvaltı sonrası Grand Hyatt Istanbul Hotel Executive Sous Şef Murat Dağlıoğlu bizlere Muratbey Peynirleri ile birbirinden leziz ve sıradışı tariflerden oluşan bir workshop gerçekleştirdi...
TOPİ PEYNİR KOKTEYL
Topi Peynir Kokteyl tarifine buradan ulaşabilirsiniz.
BAHARATLI PEYNİR TOPLARI
Muratbey Sürmeli peynir
Muratbey Lor Peyniri
Baharatlı Peynir Topları tarifini görmek için burayı tıklayabilirsiniz
MURATBEY BURGULU SICAK SALATA TARİFİ
Burgulu Sıcak Salata tarifine buradan ulaşabilirsiniz.
3 PEYNİRLİ PEMBE KREP
Muratbey Sürmeli Peynir
Muratbey Lor Peynri
Muratbey Burgu
Pembe krep tarifini görmek için burayı tıklayabilirsiniz.
Prof.
Dr. Ayşegül Ketenci
Türkiye
Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Derneği Başkanı
İstanbul
Tıp Fakültesi, Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon AD öğretim üyesi
Osteoporoz, dünyada en yaygın görülen kas iskelet sistemi hastalıklarından
birisidir. Düşük kemik kütlesi ve kemik dokusunun mikromimari yapısının
bozulması sonucu kemik kırılganlığının ve kırık olasılığının artması olarak
tanımlanmaktadır.
Dünyada 200 milyon kişide osteoporoz olduğu tahmin edilmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa’da menopoz sonrası kadınların yaklaşık
%30’unda osteoporoz vardır. Bu kadınların en az %40’ı ve erkeklerin %15-30’u
geri kalan yaşamlarında bir veya daha fazla kırık geçirecektir. Her geçirilen
kırık bir sonraki kırığın riskini arttırmaktadır.
Osteoporoz sadece menapoz sonrası kadınları etkilememektedir. Dünyada
50 yaş üzeri her 5 erkekten biri osteoporozdan etkilenmektedir. Osteoporoza
bağlı kırıklar 65 yaş altında 5 kadına karşılık 1 erkekte, 65 yaş üstünde 2
kadına karşılık 1 erkekte görülmektedir. Yaşam boyu kırık riski erkeklerde
prostat kanseri riskinden daha fazladır.
Türkiye‘de 50 yaş üzerindeki kişilerde osteoporoz yaygınlığını
belirlemek ve osteoporoza bağlı kalça kırığı sıklığını tespit etmek amacıyla
yapılan FRAKTÜRK çalışmasında, 26.424 kişi taranmıştır. Bu çalışmanın
sonuçlarına göre; 50 yaş ve üzerindeki bireylerin %50'sinde düşük kemik
yoğunluğu (osteopeni), %25'inde osteoporoz saptanmıştır. 50 yaşında yaşam boyu
kalça kırığı geçirme olasılığı kadınlarda %14.6 ve erkeklerde %3.5’dur.
Osteoporoz tanısı tüm dünyada DXA (dual enerji x-ray
absorpsiyometri) olarak tanımlanan bir cihazla yapılan ölçümle konulmaktadır.
Ancak bu cihazla yapılan ölçüm hastalarımızda kırık riskini belirlemek için
yeterli olmayabilmektedir. Bu nedenle Dünya Sağlık Örgütü FRAX (Kırık riskini
değerlendirme aracı) isminde bir değerlendirme yöntemi belirlemiştir. Bu yöntem
Türkçe’ye de çevrilmiştir ve ülkemizde kullanılmaktadır. Bu yöntemde yaş,
cinsiyet, daha önce kırık geçirmiş olmak, aile de kalça kırığı olması gibi
birden fazla parametre değerlendirilmekte ve önümüzdeki 10 yıl içinde kalça
kırığı ve majör osteoporotik kırık geçirme olasılığı belirlenmektedir.
Osteoporozda kırık temel olarak önlemeye çalıştığımız
sonuçtur ve risk faktörleri çok önemlidir. Kadın olmak, düşük kemik mineral yoğunluğu, 40 yaşından sonra basit bir travma ile
kırık geçirmiş olması, ailede osteoporoz öyküsünün
olması, erken menopoz, ileri yaş, adet dönemlerindeki düzensizlik, erkeklerde
düşük testosteron seviyesi, süt ürünlerinin ya da diğer kalsiyum ve D vitamini
kaynaklarının az alınması, egzersiz yapmamak, uzun süreli kortizon kullanımı,
tiroid hormonunda aşırı fazlalık, sigara içmek, aşırı miktarda alkol almak,
aşırı miktarda tuz tüketmek, proteinden zengin beslenmek, aşırı miktarda
kafeinli ve aistli yiyecek ve içecekleri tüketmek osteoporoz açısından bilinen
temel risk faktörleridir.
Kemik sağlığında genetik %80 oranında rol oynamaktadır. Geriye kalan
%20’yi ise, beslenme, fiziksel aktivite, hormonal durum ve yaşam biçimi
etkiler. Ülkemizde Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yapılan çalışmalarda
kadınlarımızın sadece %1,9’unun fiziksel egzersiz yaptığı bildirilmiştir.
Kemiklerimizin gelişmesi ve korunmasında beslenmenin çok önemli rolü
vardır. Uygun bir beslenme, fiziksel ektivite ve egzersiz programı ile
osteoporoz riski büyük ölçüde azaltılabilir.
Özellikle kalsiyum ve D vitamininden zengin beslenmek önemlidir.
Avrupa Kılavuzu 2016 yılında yaşa göre 1000-1200 mg/gün kalsiyum, 800-1000
IU/gün D vitamini alımını önermektedir.
Kemik sağlığı için D vitamini de çok önemlidir. Güneş ışınlarının
etkisi ile ciltte D vitamini oluşturulur. UV ışınlarının dozuna ve açısına
bağlı olarak oluşan D vitamini miktarı değişir. Yapılan çalışmalarda güneş
ışınlarından yararlanmada bölgesel farklılıklar görülmektedir. Güneşten korunma
amacıyla kullanılan kremler, kapalı giyim tarzı, cam arkasından güneşlenme ve
ciltte D vitamini sentezinin azalması daha az D vitamini üretimine neden olur.
D vitamini ayrıca gıdalarla alınabilir. Balık yağı, süt ürünleri, yumurta
sarısı ve karaciğer D vitamininden zengin ürünlerdir. Ancak kolesterolü yüksek
ve yaşlı kişilerin bu gıdaları yeterince almaları zordur. Yaşlılarda barsak
mukozasında D vitaminine direnç vardır. Bütün bu sorunlar tüm dünyada yaygın
olarak D vitamininin eksik olmasına neden olmuştur.
Ayrıca kemiğin ana yapısının yenilenmesi için protein alımı
gereklidir. Kadınlarda 46 gr/gün, erkeklerde ise 56 gr/gün protein alımı
önerilmektedir. Ancak fazla protein alımı vücutta asidoza neden olmakta, bu
asidoz kalsiyum ile dengelenmekte ve bu nedenle kemik sağlığı olumsuz
etkilenmektedir.
Kafein ve sodyum ise vücuttan kalsiyum kaybını arttırırlar. Bu nedenle
yoğun miktarda kahve içimi, aşırı tuzlu yenilmesi önerilmemektedir.
Temel kalsiyum kaynaklarımız arasında yer alan süt; sadece kalsiyum
içermemektedir, ayrıca içerdiği protein, fosfor, magnezyum, potasyum, çinko
gibi elementlerle de kemik sağlığı üzerinde birden fazla yolla etki etmektedir.
Süt sadece süt olarak tüketilmemekte, yoğurt, kéfir, peynir gibi süt
ürünleri olarak da kullanılmaktadır.
Fazla süt alımının zararlı olabileceği ile ilgili bilgilerimiz geliştikçe süt
ürünlerinden yararlanma ihtiyacı artmaktadır. Ayrıca süt ürünleri laktoz
intoleransı olan kişiler tarafından da daha iyi tolere edilebilmektedir.Kemik
sağlığı için olmazsa olmazlarımız arasında fiziksel aktivite/egzersiz de yer
almaktadır. Osteoporozu önlemek ve tedavisine katkıda bulunmak için vücut
ağırlığı ile yapılan egzersizler önerilmektedir. Yürüyüş, hafif tempo koşu,
ağırlıklı egzersizler, dans etmek, zıplamak ve ip atlamak bu egzersizlerin
başlıcalarıdır. Duruşu düzeltmek için germe egzersizleri, düşme riskini
azaltmak için denge egzersizleri ayrıca önerilen egzersizler arasındadır.
Hiç unutulmamalıdır ki, hastalıkların en iyi tedavisi kişileri
hastalıktan korumaktadır. Bu nedenle gebelik döneminden itibaren düzenli
beslenme, fiziksel aktivite, gazlı içecekler, aşırı kahve, sigara ve alkolden
uzak durmak ileri ki yaşlarda osteoporoz olma riskimizi azaltacak ve bizi
koruyacaktır.
muratbey e sevdiğim peynir markası artık...:-))
YanıtlaSil